Kibir
Paylaş :
Facebook
X
LinkedIn
Pinterest
Reddit
Tumblr
Mix
XING
WhatsApp
Konu Başlıkları

Kibir lehçemizde mana olarak kendini büyükleme hastalığı, kendi kendine tapınma, kendini şahsi iş dünyasında putlaştırma, bir nevi ruhsal takıntı, ahlaki zaafiyet, dinsel açıdan kendini “Rab”leştirme küfür tohumu…

İlahi huzurda işlenen ilk günah (Şeytanın Adem (a.s)’a secde etmeme olayı) Olan kibir, 20. yüzyılda da toplumları ve fertleri etkisi altına almış, kendini kontrol edemeyen (otokontrolü zayıf) bireylerde bir ruh hastalığı olarak karakterize olmuştur. İç dünyalarında kendi kendilerine yetemeyen ve bunun yoksunluğunu hisseden şahsiyetler, bir nevi iç dünyalarındaki buhranı bastırma ve dışa tersi istikamette yansıtma güdüsüyle kibirli davranmak mecburiyeti hissederler. Tıpkı güçsüz insanların güçsüzlüklerini gurur duygusu ile örtmeye çalıştıkları gibi…

İnsanı diğer varlıklardan ayıran ayırt edici tek özellik akıl (işleyen, düşünen, kıyaslayan) olarak bilinir. Akıl yerinde kullanılmadığında, insanın gücünü aşan bir çok hususta rehber olur, bugün onlarca kat yapılan gökdelenler, yüzlerce metre inşa edilen gemiler, uzay yolculukları teknolojik olarak icat edilen süpersonik cihazlar…gibi Bir çok harikulade eseri mihmanlarıdır, aklını kullanan insan. Konumuza dönecek olursak akıl beraberinde düşünmeyi düşünmekte bir fikri ortaya çıkardığına göre, kişinin ahlaki hastalıklarından kurtulmak sürecinde kendi nefis muhasebesini yaparak bu kötü huylardan kurtulması gayet tabi mümkündür. Ayette “daima kendini kınayan nefse and olsun ki” cümlesi geçer, burada verilmek istenen mesaj kişinin her daim o mükemmel aklını kullanarak kendini, tavırlarını, hareketlerini sorgulayarak en doğru olanı bulma yolunda göstermesi gereken çabadır. Düşünen ve ayırt edebilmeyi iyi yapan insan profili her daim değişmeye ilerlemeye ve gelişmeye müsaittir. Aksi olarak kendisini her şeye kapatmış tekdüze yaşayan insanların fikirlerine önem vermeyen kibir abidesi şahsiyetler hayatları boyunca bir gelişim gösteremeyecekleri gibi sadece yerlerinde sayacaklardır.

Dört büyük dinde olduğu gibi İslam dininde de tefekkürün (ilahi düşünüş biçimi) Önemi çok yerde vurgulamaktadır. Burada düşünmeden kasıt kişinin içsel yolculuğunda güzel ahlak ile ahlaklanması, geçmiş hatalardan ders alması sürekli olarak bir yenilenme sürecinde olmasıdır. İnsan oğlunun Beşikten mezara kadar fiziksel ve ruhsal gelişim sürecinde olduğu bir gerçektir. Bu bağlamda ahlaki gelişimi de doğru orantılı olarak ilerlemeli sürekli yenilenerek gelişmelidir. Ahlaki ve ruhsal hastalıkların başında gelen kibir duygusu dengeli bir şekilde törpülenmez ise gerek sosyal gerek iş gerekse aile hayatında ciddi problemlere zemin hazırlayacaktır. Bu bağlamda her bireyin kendi ruhsal dünyasını analiz ederek en küçükten büyüye ahlaki zafiyetlerden kendini arındırarak ruhsal gelişim sürecini en üst seviyelere taşımalıdır. Unutulmamalıdır ki hayatta tek değişmeyen şey Değişimin ta kendisidir.

Musab Yasir Özen

                                                                                              www.musabyasirozen.com.tr

38 comments

sanem kaya

çok güzel bir makale olmuş

burak akman

kaleminize ve yüreğinize sağlık

kahraman çelik

“bilgisizliğin en büyüğü kendini beğenmektir” başarılar dilerim.

hale budak

hepimizin sonu bir karış toprak bu kibir niye insanları anlamıyorum, yazının çok güzel olmuş.

samet ıtır

Cenab-ı Hak her kibir edeni hakir ve zelil eder. Rabbim bizi öyle insanlardan korusun inşAllah

özkan başaran

Bütün bir şer bir evde gizlidir ve kibir onun anahtarıdır.

ilknur akan

Bütün bir şer bir evde gizlidir ve kibir onun anahtarıdır.Rabbim güzel insanları hayatımızdan eksik etmesin,bizleri kibirden ve kibirlenenlerden korusun.

ali enes demir

EMEGINIZE YUREGİNİZE SAĞLIK Allah razı olsun

yakut ömer selim

Kibirlenenler helak oluyor ! Muhtaç oluyor

karan özdemir

Hz.Muhammed(SAV) şöyle buyurdu:

“Allah Teâlâ kıyamet gününde üç kişiyle konuşmaz, onları temize çıkarmaz, suratlarına bile bakmaz; üstelik onlar korkunç bir azâba uğrarlar.

Bunlar; zina eden ihtiyar, yalan söyleyen hükümdar, kibirlenen fakirdir.” (Müslim, Îmân 172. Ayrıca bk. Tirmizî, Cennet 25; Nesâî, Zekât 75, 77)

gonca mısır

Kibirli insana kibirli olmak sadakadır…

hakan ıslık

Değerli bilgiler için teşekkür ederim. Çok iyi bir düşünür olduğunuzu düşünüyorum.

muhammed erdem

Çok güzel anlatım ağzınıza yüreğinize sağlık

merve kanat

Hepsini not alarak dinledim, cok faydalı olmuş

idris sezer

değişmeyen tek şey değişimin ta kendisidir, gerçekten çok doğru

Cem çolhan

İnsanları bitiren zaten kibirdir o kaftanı sırtından çıkardığı an mesele kalmaz.

Serap yakar

Kibir bele bağlanmış taş gibidir onunla ne yüzülür ne uçulur.

Ahmet faruk

Kendini kiblirli gururlu ve üstün gören insanlar gönül fakiri insanlardır.

Fuat4_yar@hotmail.com

Kibir edeni Allah alçaltır alçak gönüllü olanı yükseltir.

Faruk ateş

Kibir ve aptallığın bir araya geldiği yerde izlemeye değer bir rol yoktur.

Fuat keleş

Kibir ve inat bir kişinin kendisini önce mükemmel görmesini sağlar sonra da sonunu getirir.

Aysel mert

Gerçekten çok faydalı ve insanların kendinde eksik olan yönlerini bulmaları için çok anlamlı bir yazı olmuş devamınında olmasını bekliyorum kendim adıma

Taner başeski

Kibir aptallığın en açık belirtisidir.

Sudenaz ahir

Bir insanın aklında nekadar kibir varsa aklında okadar noksanlık vardır.

Mahir Karaca

Sığamadık yeryüzü sofrasına kibir denizinde boğulmuşuz da haberimiz yok

Ahmet Balamir

Ruhun kanseri kibir

Sıla Şahin

Kibir hiç aman vermeden insanı helak eden bir hastalıktır.

Kadir kardeş

Kibir ve bencillik yenilginin başlangıcıdır bunların olduğu yerde mutluluk olmaz

Metin kurt

Kibir ve gurur ile tahsil olunan ilimde falah yoktur

İbrahim ata

Kibir büyük görünmek isteyen küçük insanların giysisidir.

Kıymet Efe

Tevazu yüceltir kibir alçaltır gurur aldatır haset bitirir.

Mahmut Ökten

Gerçek anlamda kibir hakkı inkar etmek ve insanları hakir görmektir

Emir yakın

Kibirli insanların boyları gölge gibidir büyük olduklarını sanırlar taki güneş batana kadar

Serap taşkın

Mutlu olmak istiyorsan kibri bırak mutlu olmaya bak

Murat asar

Firavunda kral dı müzelik eşya oldu kibir insanı bitirir

Bülent sırdaş

Kibri tavan yapmış kişinin sponsoru şeytandır

Ahsen Temür

Dıştaki kibir içteki fakirliğin eseridir

Tahta aşkın

Kalbinde zerre kadar kibir olan kimse cennete giremez

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: İçerik korunuyor !!!