Bu dinin en önemli özelliği erçekçi ve harekete dayalı (aktif)oluşudur. İslami hareket aşamalı bir harekettir. İslamın kendine özgü her aşamaya uygun mücadele araçları vardır. Her aşama yerine kendisini izleyen bir başka aşamaya devreder. İslam erçek olguların çeşitli aşamalarına, hayatiyetini yitirmiş, aktivitede mahrum araç ve gereçlere karşı koymadığı gibi bu tür gerçeklerin sadece soyut teorilerle karşılamaz veya soyut kuramlarla onların karşısına dikilmez. İslam’ın cihat konusunda koyduğu ve uyguladığı yönteme Kur’an i naslardan delil getirme girişiminde bulunan bazı kimseler bunu yaparken cihat konusunu kendine özgü özelliklerini ne yazık ki dikkate almıyorlar.
Bu yüzden islamın cihat konusunda uyguladığı yöntemin geçirdiği aşamaların yapısal özelliklerini değişik Kuran’i nasların bu aşamalardan herhangi birisi ile olan ilişkilerini kavrayamıyorlar. Bundan dolayı söz konusu kimseler cihat konusunda çok büyük yanılgıya düşmekten kendilerini kurtaramıyorlar. Dinin cihat konusunda uyguladığı yöntemi ona aykırı anlaşılmaz ve tanınmaz bir kılığa sokuyorlar. Kuran’i naslara ve temel ilkelere taşınıyorlar. Kuran’i naslara ve temel ilkelere, taşımadıkları anlamları yükleyerek yorumlama sırasında bu nasları zorluyorlar. Onların böylesi bir yanılgıya dönüşmelerinin başlıca nedeni Kuran’i naslardan her birisini islamda nihai kuralların temsil eder nihai nas olarak kabul etmelerinden kaynaklanmaktadır. İslam’a ağlılıkları sat bir isimden ibaret müslüman kuşakları baskı altına alan ve ümmetleri kılan ve çağdaş gerçekler karşısında akılca ve ruhça yılgınlığa düşmüş bazı kimseler İslam yanlız savunma amacıyla eski yöne yönelir (savaşır) derler. Böylelikle asıl amacı yer yüzündeki tüm toğutları ve toğudi sistemleri ortadan kaldırıp insanların tek ALLAH’a kulluk etmelerine sağlamak onları kula kulluk etme zilletinden kurtarıp Rablerine kulluk etme izzetine eriştirmek olan islamı asıl amacından yönteminden saptırmakla onu başkalarına özellikle karşıtlarına şirin göstereceklerini sanırlar.
Halbuki bu din kendi inanç ve sisteminin benimsesinler diye insanlara baskı uygulamaz. Sadece söz konusu akide sistemi ile insanların arasına girmiş veya girmesi olası engelleri ortadan kaldırır. İnsanların kendi inanç biçimlerini seçmelerine engel olan tatiller ve otoriter sistemleri ya tamamen izole eder yada iktidar koltuğundan uzaklaştırır. Yani insanlar islam akidesini kendi özgür istemleri ile kabul veya reddebilmeleri için onlara bu akide sistemi arasına giren engelleri tamamen izole edip akide ile insanların arası serbest kalıncaya veya söz konusu güçler İslamın gücüne boyun eğdiklerini ilan ederek cizye verinceye dek onlara baskı uygular.